HİPERTANSİYON
Hipertansiyon (yüksek kan basıncı) sık görülen bir hastalıktır. Ülkemizdeki sıklığı %30’lardadır. Kalp hastalıkları ve inme gibi durumlar için bir risk faktörüdür. Hipertansiyonun nedeni hastaların %90-95’inde bilinmemektedir. Etkileyen faktörler arasında sigara, alkol tüketimi, obezite, aşırı tuz tüketimi, stres, haraketsiz yaşam tarzı sayılabilir.
Yüksek tansiyonun belirtileri enseden başlayan şiddetli baş ağrısı, yorgunluk, eforla ortaya çıkan nefes darlığı, bulanık görme, bacaklarda şişlik, sık idrara çıkma, kulakta çınlama olabilir. Ancak çoğu kez herhangi bir belirti vermez. Bu hastalarda tansiyon ölçümü ile ancak tanı konabilir, bu nedenle özellikle obez, ailede hipertansiyon varlığı, 40 yaş üzeri olanlar ve gebelerde daha sık tansiyon ölçümü gereklidir.
Hipertansiyon obezite, diyabet, insülin direnci, kolesterol yüksekliği gibi hastalıklarla sıkça beraber olabilir. Ayrıca böbrek üstü bezin aşırı çalışması, diğer hormon fazlalıkları ile giden endokrinolojik hastalıklarda da görülebilir. Tüm bu durumların tedavisinde nedene yönelerek uygun tedavi seçimi gereklidir. Yüksek tansiyon tedavi edilip kontrol altına alınmazsa göz, böbrek, kalp, beyin ve damarlarda geriye dönüşü olmayan hasarlara yol açar, diyabeti de olan hastalarda diyabetin zararlı etkilerini katlayarak artırır.
Hipertansiyondan korunmak için düzenli fizik aktivite yapılması, ideal kilonun korunması, tuz, sigara, alkol, kafeinden uzak durmak, stressiz bir yaşam tarzı önemlidir. Düzenli sağlık kontrolleri ve tansiyon ölçümü yapılmalıdır. Hipertansiyon hastalarının da bu önerilere uyması tansiyonu kontrol altına almayı kolaylaştırır. Ayrıca doktor tarafından verilen ilaçların düzenli kullanılması hayati önem taşır.